ZELZELE

M.Medet Solmaz

İki bin yirminin başı,

Zemherinin(çille) tam da ayazında

Belki de büyük bir heyecanla girmişti yeni yıla.

Her birinin farklı bir hayâlı,

Her bir ferdin ayrı bir beklentisi…

Ne de olsa her doğan gün taze bir umut,

Her sunulan sene yeni bir sahife…

….

Ocağın 24’ü El-Aziz,

Akşamın sessizliğe büründüğü uzun gecelerin birinde,

Ardın gadabına mı?

Uyanışına büyük bir sille mi?...

Yoksa rahmet tokatı mı?

Uyarı mı, ikaz mı?

Ancak şu var ki,

Musibetler;

Yerin altındaki fay hatları gibi

Görünmeyen mikrobun etkisi gibi

Çoğu kez de gözle görünemeyen sırlar dizge değil mi?

….

Yer;

6.8 şiddetiyle galeyana geldi.

Kimi öfkesine yenik düştü, kimi yara aldı…

Bir anda hanemiz başımıza yıkıldı.

Büyük meblağlarla paha biçemediğimiz hanelerimizi terke koyulduk,

Kıyasıya yarıştığımız ne varsa bırakıp etrafa savrulduk,

Yani ortalığı hallaç pamuğuna çevirdik.

….

Yıllarca gidip geldiğimiz yollarımız değişti,

Sokağımız, caddemiz başkalaştı,

Bekleştiğimiz,

Oturduğumuz noktalarımız, duraklarımız kayboldu…

Kapı komşu olduğumuzla ayrı düştük.

Yanı başımızdaki esnaf kardeşimizi göremez olduk,

Sevdiklerimizden olduk,

Hüzne boğulduk,

Belki ölümü daha yakın bulduk…

….

Kendimizi bir çadır bezin altında,

Daracık konteynerlerde,

Beğenmediğimiz orda burada,

Daracık alanda üşüştük üst üste!...

Her yerde göçük,

Etraf toz duman,

Her gün iş makineleri,

Bir yandan yıkıntı, bir yandan kazı,

Kocaman yapılar idamını bekler,

Yıkılır birer birer!

Diğer yandan enkaz taşıyan taşıtlar!

Araçların gümbürtüsü, homurtusu,

İnşaatların tak rak sesi,

Ucube kente dönüştü,

Yıllarca ömür eskittiğimiz bu yerler!

Elazığ mahzun,

Elazığ şaşkın!

Aradan üç yüz altmış beş gün geçti,

Elazığ halen yaralı,

Kimi şehrin dışı tuttu mesken,

Kimi kendi yerinden kopmak istemez…

Koronayla beraber sıkıntı büyümez mi?

Artçı sarsıntılarla endişeler artmaz mı?

İnsafsızlar karşısında bir daha yıkılmaz mı?

 

Depremden diğer âleme göç edenlere Allah’tan rahmet diliyorum.

Kalın sağlıcakla…

Paylaş: