Nedir bu gençlik etkinlikleri?

Son günlerin en çok konuşulan konusu, özellikle de Doğu ve Güneydoğu illerinde valilik ve belediyeler eliyle gerçekleştirilen gençlik etkinlikleri oldu. Aslında son birkaç yıldır "rutin hale getirilen etkinler" demek, belki de daha doğru olacaktır.

Nedir bu gençlik etkinlikleri?

Advert


Diyarbakır, Van, Mardin, Batman, Gaziantep gibi bölge illerinde gençlerin manevi hayatını, düşünsel ilerleyişini kültürel emperyalizme kurban edecek "eğlence programları" dönemsel olarak düzenleniyor.
Peki, bu etkinliklerin içeriğinde ne var ve neden tartışma konusu oluyor?
Gençlik şölenleri olarak da tertiplenen etkinlerde daha çok konser organizasyonları yapılıyor. Türkiye'de en uç yaşam tarzına sahip şarkıcıların boy gösterdiği programlarda gençlere en doruktaki eğlence kültürü empoze ediliyor.

Konserlerde sahne alan şarkıcılar, aynı zamanda gençlere rol model olarak da sunulmuş oluyor. Absürt şarkı sözleri, adrenalini artırıcı yüksek dozdaki müzik ile gençler kendinden geçiyor. Gençleri uyuşturan, manevi olarak erozyona uğratan, düşünsel olarak körleştiren ve eğlence kültürünün bağımlısı yapan etkinlikler, toplumun birçok kesimi tarafından eleştiri konusu oluyor.   

"Nedir bu gençlik etkinlikleri?" sorusunu tekrar gündeme getiren ise son olarak Batman Petrol Spor'un şampiyonluğu vasıta kılınarak düzenlenen ve öncesinde Batman halkının yoğun tepkisini çeken Hande Yener konseriydi.
Peki, kimdi bu şarkıcı?
Hande Yener, "Kaos GL" isimli sapkın gurubun düzenlediği "Türkiye’nin gay ikonu" anketinin açık ara birincisi olmuştu. Yener de bu durumu, verdiği bir röportajda memnuiyetle kabullenmiş ve sahiplenmişti.
"Kendimi çok iyi hissediyorum enerjim artıyor. Böyle bir kitlenin beni bu kadar özel hissettirmesi aramızdaki bağı güçlendiriyor." diyerek cinsel sapkınları sahiplenen bu şarkıcı, valilik ve belediye organizasyonuyla Batman'a getirilmişti. Hande Yener isimli şarkıcı, çok defa sapkın grupların etkinlikleri için de destek mesajları vermişti.

Özelde Batman'ın genelde ise bölge halkının inanç değerleri ve kültürüyle bağdaşmayan bir yaşantıya sahip birinin, sahneye bir rol model gibi çıkarılması tepkileri artırmıştı. Konserin iptal edilmesi için başta HÜDA PAR olmak üzere ildeki siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri yetkililere çağrı yapmıştı.

HÜDA PAR Batman İl Başkanı Davut Şahin, ifsat projelerine işaret etmişti…
Bu kadın şarkıcının normal bir program çerçevesinde getirildiğini düşünmüyorum. Ne zaman Batman’ımızda manevi değerlerin biraz yükselişe geçtiği görüldüğünde bakıyoruz ki Batman gençliğinin içerisine adeta bir ifsat zehri enjekte edilircesine projeler uygulanıyor. Getirilmesi düşünülen bu bayanın ifsattan başka kesinlikle Batman gençliğine vereceği hiçbir şey yoktur.
Şahin, "Bu gençlikten ne istiyorsunuz?" diye sorarak tepkisini dile getirmişti…

Daha Ramazan’ın, bayramın manevi iklimi üzerimizdeyken Batman’a böyle bir şarkıcının getirilip gençliğimizin manevi duygularını altüst edip, tamamen ifsada sürüklemeye kimin ne hakkı var? Hangi yönetici bunu sahipleniyor? Mülki amirlerimize sesleniyorum: Getirdiğiniz şarkıcı ailece gidip dinleyebileceğiniz bir şarkıcı mı? Yazıktır, günahtır. Bu gençlikten ne istiyorsunuz? Batman’ın maddi, manevi bu kadar sorunu varken bu mu öne sürdüğünüz çözüm?
Skandal konsere Batmanlı siyasetçilerden sert tepki: Derhal iptal edilmeli
Saadet Partisi Batman İl Başkanı Mustafa Yıldız da "Bir de dindar bir nesil yetiştirmek istediğinizi söylüyorsunuz." sözleri ile konsere tepki göstermişti…

Maalesef son zamanlarda belediyemiz olsun, hükümetimiz olsun konserler adı altında sırf gençliğimizi bataklığa sürüklüyorlar, tahribat için her türlü çirkinliği yapıyorlar. Siz buralara verdiğiniz parayı yetime, fakire, öğrenciye, çiftçiye verseniz daha iyi olmaz mı? Millet perişan, herkes 'açız' diyor, siz kalkıp konser veriyorsunuz. Başka bir şey bulamadınız mı? Bir de dindar bir nesil yetiştirmek istediğinizi söylüyorsunuz. Hangi dindar nesil?

Siyasi parti temsilcilerinin yanı sıra sivil toplum kuruluşları da tepkilerini dile getirmişti. Anadolu Gençlik Derneği Batman Şube Başkanı Abdurrahim Demirtaş, benzer etkinliklerin Ramazan'da da yapıldığını hatırlatmıştı…

Bu tür etkinlikler ilk defa yapılmıyor. Daha önce Ramazan’da da yapıldı, pandemi döneminde de benzer etkinlikler yapıldı. Biz o dönemde de bu tür etkinliklere karşıydık. Etkinliğe karşı olmamızın sebebi ne şahıslar ne de makamlardır. Biz bu işin felsefesine, ruhuna karşıyız. Çünkü bu ruh ne inancımıza, kültürümüze ne aldığımız terbiyeye ve eğitime uymamaktadır.

Kur'an Nesli Platformu Batman Koordinatörü Rıdvan Üzümcü ise "Asım'ın neslini böyle mi yetiştireceğiz?" diyerek tepkisini ifade etmişti…

Kültürel ve manevi yozlaşma her oturumda şikâyet edilen bir durumken günümüzde bu tür organizasyonların neslimizi ve toplumumuzu kültürel olarak asimile ettiğini ve değerlerimizde tahribe yol açtığını bilmeyenimiz yok. Bu tür etkinliklerle yeni nesil manen zehirlenmek suretiyle uyutulmak isteniyor. Asım'ın neslini böyle mi yetiştireceğiz?

STK’lardan ahlaksız konsere sert tepki: Asım’ın neslini böyle mi yetiştireceksiniz?
Batmanlılar, sapkın grupların ikonu haline gelen bir şarkıcının kentte sahne almasına tepki göstermişti.

Konserin iptal edilmesini isteyen Batman halkı belediyeyi hizmet yapmaya çağırdı. 

Tepkilerin odağındaki konser, sosyal medyada dahi gündem olmuştu. İnanç değerlerine bağlı olarak bilinen Batman'da yapılmak istenen konserin iptali için Twitter'da açılan "konseri iptal edin" etiketine binlerce kullanıcı tepkisel paylaşımlarda bulunmuştu…
Sosyal medya kullanıcılarından Batman’daki konserin iptal edilmesi çağrısı
Tabi mesele sadece Batman ile sınırlı değil. Daha birçok bölge ilinde benzer programlar düzenleniyor. Hatta kimileri artık Ramazan eğlenceleri adı altında yapılıyor. Tıpkı Gaziantep'te düzenlendiği gibi…

Gaziantep büyükşehir belediyesi tarafından "kültür sanat etkinlikleri" adı altında fonlanan ve halk tarafından ramazan ayının manevi atmosferine aykırı olan bir konser tertiplendi.

Gaziantep Büyükşehir Belediyesinden Ramazan ayının ruhuna aykırı konser

Tabi ahlaki yozlaşmaya yol açan bu etkinlikler daha birçok ilde yapıldı. Antalya'da yapılan 'Ramazan Şenliği'nde -nasıl bir şenlikse- sahnede iğrenç görüntüler kayda geçmişti… 

Kadın şarkıcıların en olmadık kıyafetlerle, çıplaklık kültürünü dayatırcasına sahne aldığı bu sözde Ramazan etkinliği Türkiye gündemine girmişti.

Tepki çeken bu etkinlikler hakkında HÜDA PAR Genel Merkezi de değerlendirmelerde bulundu.

"Kültür, bir toplumun değerler bütünü, geçmiş ile gelecek arasında kurulacak en güçlü bağdır. Günümüzde küresel emperyalizmin toplumları sömürmeye başladığı ilk alan kültürdür. Kültürel değerlerini kaybeden toplumlar tarih sahnesinde kendilerine yer bulamazlar. Batılılaşma sürecinin etkili olduğu alan da kültür ve eğitimdir."  

Topluma sunulan rol modellere dikkat çeken HÜDA PAR, ifsat çalışmaları hakkında ciddi uyarılarda bulundu…

Rol model olmaktan uzak karakter ve yaşantıya sahip kişilerce çıplaklık, içki ve fuhşiyatın sanat olarak yutturulmaya çalışıldığı bu etkinlikler, toplumu ifsat çalışmalarının odağı haline gelmiştir. Bu festivallerin finansörlerinin kültür ve değerlerimize savaş açan yerli ve yabancı kişi ve kuruluşlar olması da göz ardı edilmemelidir.

Toplumun değerlerinin yok edilmeye çalışıldığını belirten HÜDA PAR Genel Merkezi, söz konusu organizasyonlara izin verilmemesi çağrısı yaptı…

Din, aile, maneviyat ve diğer mahremiyetlerimiz bu tarz etkinliklerle zayıflatılıp yok edilmektedir. Kadim kültürümüze, geleneğimize ve değerlerimize zarar veren etkinlikler sanat olamaz. Kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve toplum, bu konularda gerekli duyarlılığı göstermeli, geleceğimizi karartan bu tür etkinliklere asla izin vermemelidir.

Evet, bir taraftan "dindar nesil" retoriği diğer taraftan "ifsat edilen gençlik" gerçeği… Bir toplumun, ülkenin geleceği olan gençliğin dimağına encekte edilen zehir öyle görünüyor ki pek de görülmüyor, belki de görülmek istenmiyor!

Hassasiyet sahibi kamuoyu; sarhoş, uyuşturulmuş, üretemeyen, varlık nedenini bilmeyen, hassasiyetleri körelmiş, aidiyet hissi dumura uğratılmış bir nesil yetiştirilmesine, hele de devlete bağlı birimlerin burada etkin rol almasına tepki gösteriyor.

Toplumun çekirdeği olan ailenin, en sinsi projelerle hedef alındığı bir dönemde medeniyet inşa etme hedefi olan ülke ve devletlerin çocuklar ve gençlere yönelik inanç ve kültürel değerlerle harmanlanmış projeler üretmesi bekleniyor. (İLKHA)

Advert

Paylaş: