Durdurulmuş Medeniyet İSLAM

Serdar Mirza Mollabey

Son 4 asırda medeniyet olarak sürekli gerileme süreçleri yaşadık.

Oysa duraklamaya bile razıydık.

Ama durduramadık.

Sadece ihtilaflara,

Çatışmalara odaklandık.

Önce bölündük,

Devletlerimizi yıktılar.

Sonra sınırlarımızı bile onlar çizdi.

Çizginin bu tarafı Türkiye diğer tarafı Irak

şurası da Suriye olsun.

Yıllarca mandaları olarak yönettiler.

Yıllarca sömürdüler,

İliklerimize kadar...

Batı’nın meleklerin cinsiyetini tartıştığı bir zamanda biz çağdaş anlamda üniversite kurmuş bir medeniyetken,

Durdurulduk.

Duraklatıldık.

Ve hızla gerisin geriye döndük.

Dünyaya bilim ve fen öğretirken,

Batı’dan 4 asır önce hukuk, tıp, astronomi, ilahiyat, fizik, kimya eğitimi veren üniversiteler kurarken,

İbn-i Sina, Farabi, Gazali, Battani,

Razi, Kindi, Ömer Hayyam, Piri Reis, İbn-i Haldun gibi dünyaya yön veren yüzlerce bilim insanları yetiştiren bir medeniyet iken,

Sayısal çoğunluğumuza rağmen

Küresel siyasette azınlığı yaşıyoruz...

Dünya siyasetinde " Negatif " görünümdeyiz...

İslam sancağı altında bir araya gelemiyoruz

Aynı Allah'a

Aynı peygamber'e

Aynı Kitap'a iman edip

Aynı kıbleye yönelen ümmet vahdet yerine ayrılığa, dağılmaya kafa yoruyor...

Biri diğerini katlediyor veya katline seyirci kalıyor...

NATO benzeri aktif ve caydırıcı bir savunma teşkilatımız yok

Veya OECD gibi küresel finansal sisteme yön veren bir örgütümüz,

Yada AB gibi dünyaya yön verebilen siyasal bir birliğimiz yok,

ABD gibi küresel jandarmalık yapacak  güçte bir devletimiz de yok...

Maalesef

Ve ne yazıkki

Halihazırda ciddi emeklerle kurulmuş örgüt veya teşkilatlarımız “ negatif “ görünümde.

Yani küresel sistem açısından "etkisiz  eleman " olarak görülüyorlar.

Tıpkı Filistine yaptığı saldırıyı kınayan İ.İ.T(İslam İşbirliği Teşkilatı)'nı 9 milyonluk  nüfusuna ve İslam dünyasının kuşatması altında olmasına rağmen tiy'e almaktan, veya daha iki gün önce İran' ın kalbinde İran'ın en önemli isimlerinden Muhsin Fahrizade’yi şehid etmekten çekinmeyen ABD'nin şımarık çocuğu İsrail'e karşı caydırıcı olamayışımızda olduğu gibi...

1.800 milyarlık nüfusumuza rağmen dünya siyasetinde söz sahibi değiliz...

Siyaseten azınlıkta bile sayan yok.

Ne Filistin'e yapılan saldırılara engel olabiliyoruz

Ne Arakanda yaşanan katliamlara,

Nede Uygur müslümanlarına elimiz uzanabiliyor...

Hatta

Irak, Suriye, Yemen veya Libya da kanın akmasına veya durmasına da Batı karar veriyor...

Coğrafyamızda,

Topraklarımızda vekalet savaşlarını bile onlar yürütüyor.

Olmadıkları veya 

Savaşmadıkları noktalarda bile “ vekil “ tayin ediyorlar.

Onlarca taşeron örgüt onlara çalışıyor...

Kendimizden adamlar onlara vekaleten bizimle savaşıyor...

Nereye kadar sürecek bu durum?

Ümmet olarak birbirimize düşman üretmekten başka çabamız yok...

Neden?

Nereye bu gidişat?

Medeniyet olarak yeniden yol alma vaktimiz gelmedi mi?

Paylaş: