Kudüs İslam'ındır

Hamasın 6-7 Ekimde başlatmış olduğu “Aksa Tufanı” harekatı ile Gazze şehrine yönelik işgalci terör örgütü İsrail’in vahşi saldırılarına şahitlik ettiğimiz günlerdeyiz. İsrail ne savaş suçu ne de insan hakları dinlemeden bebekleri, kadınları ve masum sivilleri; soykırıma tabi tutarak, barbarca katletmekte. 
 İslam ümmetinin vicdan sahibi sözcüleri tereddütte mahal vermeksizin İslam’ın mukaddesatı uğruna mücadele eden Hamas mücahitlerine açık desteklerini bildirdiler. Ülkemizde ki sağ ve sol bu insani vahşete sessiz kalmayı reddederek, vicdan sahibi olmayan, insanlıktan nasibini almamış vandallara insanlık dersini, tarihte görülmemiş bir izzetli duruşla veriyor. Dünya’nın gözü önünde etnik kıyım yapan İsrail terör örgütüne açıktan destek verecek kadar alçalmış, esfelesafilinler`in asıl niyetleri gün yüzüne çıkmış oldu. Tamamen toplumu ifsat etme emelleri taşıyan, tüm çalışmalarını İslami bir toplumun oluşumunu engelleme çerçevesinde belirleyen, İslam’a açıktan saldırmaya cesaret edemeyenler, son yaşanan olaylarla tarafını net bir biçimde ortaya koydu. Vahim tablo ise tam bu noktada ortaya çıkıyor: İsrail gibi bir terör rejimini destekleyebilecek kadar akıl odaları işgal edilmiş bir azınlığı, Müslümanlara karşı “üstelik toplumunun neredeyse tamamı Müslüman olduğu Türkiye’de” kışkırtıp sosyal medyada dezenforme edilmiş haberler ile linç girişimine kalkma ahmaklığı göstere biliyorlar.
Son derece önemli bir zamandan geçerken bedbahtça bu tür eylemlerde bulunan, İslam dünyası için Kudüs’ün bir akide meselesi olduğunu hala idrak edemeyenlere karşı, tüm dünyada milyonlarca müslümanın sokaklara inip Filistin Devleti’nin özgürlüğü ve mücadele veren Hamas’a destek mitingleri, yürüyüş ve basın açıklamaları düzenleyerek meselenin bizler için ne derece önem arz ettiğini tüm dünyaya gösteriyor.
Kudüs ilelebet İslam’a aitti ve ilelebet Müslümanların kalacaktır. Maşuku olduğumuz Kudüs’te Hamas mücahitleri destan yazarken, hezimete uğramış İsrail terör rejiminin intikamını masum sivillerden alma çabasına karşın, iman ettiğini iddia eden her birey, kalbiyle buğz etme zayıflığına düşmeksizin, elimizdeki tüm imkânlar ile ispat yükümlülüğü altındadır. Unutulmamalıdır ki “ Ey iman edenler, ne oldu ki size, Allah yolunda savaşa kuşanın denildiği zaman, yer(iniz)de ağırlaşıp kaldınız? …” (Tevbe-38) Cihat taraf olmayı gerektirir. Şüphesiz Allah’ın gazabı çok çetindir. Açıktan işgalcilere destek veren markalar ve işgal rejimine ait ürünlerin kullanılması açık bir şekilde İslam’a düşmanlık edenlerin safında yer almaktır. İsrail ürünleri bilinçli bir şekilde boykot edilmeli, ordusu bertaraf edilmiş terör rejiminin ekonomik olarak da bertaraf edilmesi gerekmektedir. İnsanları bu noktada bilinçlendirmek şu anki konjektörde asli vazifemizdir. Bu konuda umarsızca davranılması Filistinli kardeşlerimize zulüm ve vahşet olarak geri dönecektir. Aynı zamanda maddi olarak Filistin’e yardım etmek her ferdin omuzlarında bir yükümlülüktür. Hiçbir destek küçük ve hakir görülmemelidir. 
Buradan herkese ilan ediyoruz ki:
Hamas mücahitlerinin, Kudüs özgürlüğü uğruna yaptığı her şeyin;
Destekçisiyiz!
Tarafıyız!
İçindeyiz!
Yanındayız!
Ortağıyız!
Askerleriyiz!