Dostuna Düşman Düşmanına Hizmetkar Bir Nesil Projesi

"Savaş, ölünce değil düşmana benzeyince kaybedilir."
Aliyaİzzetbegoviç 
Rahmet ve minnetle
ABD'den Birleşik Arap Emirlikleri'ne, Fransa'dan Mısır'a birçok müttefikiyle tatbikatlar yaparak Doğu Akdeniz ve Ege Denizi'ni bir oyun sahasına çeviren ABD kuklası Atina yönetimi Türkiye'ye göz dağı vermeye devam ediyor. 

Özellikle son zamanlarda ABD ve Fransa ordularının Atina'da askeri varlıklarını artırarak batı tarafımızda sıfıra yakın bölgelerde bize karşı oluşturdukları askeri birliktelikler dikkatlerden kaçmadığı gibi yakın zamanda bir savaşa tutuşma ihtimalinide güçlendiriyor.

Dışarıda bu manzaralar yaşanırken içeride olası bir savaşta halkı savaşta taraf tutmaya ve saf belirlemeye götüren bir çok projelere imza atmaları da düşündürüyor. İnternet ortamında kurgulanan oyunlar, ekranlarımızda ki dizilerin senaryoları onları aleni bir şekilde ele veriyor. 

Gösterime giren diziler üzerinden  yetişkinlerin bilgi dağarcıkları kirletilirken, oyunlar üzerinden çocuklarımızın bellekleri dizayn ediliyor.

Mesela "Vatanım Sensin" Dizisinde Bir Yunan erkek ile bir Türk kadının birliktelikleri işleniyor. Dizide Türk erkeği kadını döven bir cani gibi işlenirken devamında kadına tecavüz eden Türk erkeği ve bu Türk erkeğini durduran Yunan erkeği profili çizilerek zayıf kalan Türk kadınını Yunan erkeğinin şevkatine merhametine teslim etmeleri ciddi ve hain bir algı olarak kendini gösteriyor.

Farklı bir dizi olan "Kırmızı Oda" dizisinde Türk erkeği para karşılığında eşini namusunu satan bir pezevenk olarak işlenmiş. 

"Sıfır Bir" dizisinde güvenlik güçlerinin öldürülme sahneleri coşkulu hale getirilerek olası bir kargaşada polislerin öldürülmesinin önünün açılması sağlanmış.

İnternetteki oyunlarda ise Arap ve Türk askerlerinin bakımsız, güçsüz silahlara sahip  buna mukabil batı askerlerinin kıyafetleri ve silahları devasa programlarla desteklenmiş. Oyuna katılan çocuklarımızın devasa silahlara sahip batı devletlerini seçmelerini Türk ve Araplara karşı savaşmaları öngörülmüş.

Çocuklarımızı internet oyunlarıyla, yetişkinlerimizi diziler üzerinden bir kıvama sokmak istemeleri bize bu ülkede neler oluyor dedirtiyor.  Ayrıca ülkenin kurucu unsurları olan Kürtlere Türklere ve Suriyelilere hakaret eden sahnelerin kulağa hoş gelecek türden işlenmesi bize bu projelerin kimler tarafından organize edildiklerini sorgulatmalıdır. 

Ve en önemlisi sanal ve görsel medyada yetkilileri hain, hırsız, halk düşmanı gibi işlemeleri ise insanların yetkililere karşı olan güvenlerini zedeleyip sahipsiz, başsız ve başına buyruk bir toplum olmamızın önünü açmak istemeleri düşündürücüdür.

Bu projenin mimarları her nekadar dışarıdan organize olsalarda içimize nüfuz etmiş kolları kesmekte aciz kalan yetkilileri göreve davet ediyoruz..
Yarın çok geç olabilir
Selam ve Dua ile...